Sırt ağrıları hakkında bilgiler

Omurga hem sağlam hem de esnek olan karmaşık bir yapıdır. Çok geniş çaplı hareket kabiliyeti sağladığı gibi ağır yükleri kaldırabilmemize de olanak sağlar. Aynı zamanda da vücudumuza sürekli destek sağlayan bir yapıdır. Omurga dayanıklı olduğu kadar gereğinden fazla bükülmeye, biçimsiz duruşa ve ağır yüklerin hatalı kaldırılmasına karşı aşırı hassas olan, kırılgan olan bir yapıdır. Sırt ağrıları sık rastlanan bir rahatsızlıktır. İnsanların yüzde 80’i bu ağrılarla bir şekilde karşılaşmıştır. Eğer omurga zorlanırsa sonuçları acı olur, hafif ağrılardan kronik ağrılara doğru genişleyen bir yelpazede sorunlara yol açar.

Sırt ağrıları meslek hastalıklarının yüzde 25 ila yüzde 30’u kadarını temsil eder. İnşaat, tıbbi hizmetler, sanayi, ormancılık ve nakliyecilik gibi sektörlerde çalışanlarda sırt ağrılarına rastlanma düzeyi daha yüksektir. Hatta müzisyenlerde acemice duruşlar nedeniyle problemler meydana gelebilmektedir. Sırt ağrısı çekenlerin sadece yüzde 6’sında kronik ağrıya rastlanır. Geriye kalan büyük çoğunluğun ağrılarıysa en geç 3 ay içinde tedavi edilebilmektedir. Sırt ağrıları diğer meslek hastalıklarına nazaran iki kat daha fazla iş gücü kaybına yol açar. Ve neden olduğu sosyal kayıplarda azımsanamaz.

Sırt ağrılarının sebepleri birbiriyle bağlantılı üç kategoriye ayrılır:

  1. Fiziksel ve psikolojik baskı,
  2. Sıklıkla iş esnasında meydana gelen kazalar,
  3. Mafsal iltihabı gibi araz bırakan hastalıklardır.

Sırt Ağrıları, Boyun, Göğüs ve Bel Omurları, Sağrı Kemiği, Kuyruk Sokumu
Boyun, Göğüs ve Bel
Omurları, Sağrı Kemiği,
Kuyruk Sokumu
Sırt ağrılarının sebeplerini daha iyi anlayabilmek için omurgayı incelememiz gerekir. Omurga toplam 33 kemikten oluşur. Üstteki 7 kemik boyun omurlarıdır. Bunların altında göğüs kafesine ait 12 tane omur yer alır. Sonra omurganın en kuvvetli omurları olup sırtımıza yüklenen ağırlığı taşıyan 5 büyük bel omuru yer alır. En alttaki kaynaşmış omurlarsa iki farklı kemiği, sağrı kemiği ve kuyruk sokumu kemiğini meydana getirirler.

Omurganın Yapısı
Omurganın Yapısı
Omurgaya S şeklini veren dört yumuşak kavis vardır. Bu kavisler esneklik sağlar ve şok etkileri hafifletir. Bu kavislerde rastlanan anormallikler sırt ağrılarına neden olur. Her bir omurdan iki sinir kökü çıkar ve buradan vücudun dört bir yanını saran sinir sistemine dahil olurlar. Omur iliğin uğrayacağı her hangi şiddetli bir hasar felce yol açabilir. Omur kemeri yumru adı verilen kemiksi kesitlerden meydana gelir. Her iki yönden çıkıntı yapan çapraz yumru geriye doğru çıkıntı yapan dikenli bir yumru bulunur. Kaslar ve kirişler bu yumrulara bağlıdır. Her bir omuru diğerlerine bağlayan biri yukarıdan diğeri de aşağıdan iki çift mafsal yumrusu bulunur. Bu kusursuz mekanizma o denli hassas ve bu bölge sinir uçları bakımından öyle zengindir ki ağrıların en sık görüldüğü bölge burasıdır.

Her iki omur arasında şok emici görevi gören ve disk adı verilen lifli bir yapı yer alır. Zor bir günün ardından diskte su ve elastikiyet kaybı yaşanabilir. İlerlemiş yaşta aynı yıkıma neden olur. Omurlar arasındaki diskte yıpranma yaşlanmanın olağan bir parçasıdır. Bu durum sonuçta disk fıtığına bile yol açabilir. Diskler ve omurlar son derece karmaşık bir mekanizma getirmek üzere birbirlerine geçmiş durumdadır. Omurganın hareket yetisi son derece gelişmiştir. Bükülebilir, esneyebilir ve kıvrılabilir. Bu arada gövdeye sağlam bir destek de sağlar.


Nasıl oluyor da omurga hem bu kadar esnek hem de bu kadar dayanıklı olabiliyor?

Bel Ağrısı ve Omurilik Hareketleri
Bel Ağrısı ve
Omurilik Hareketleri
Omurganın esnekliği her bir omurun hareket serbestliğinden kaynaklanır. Dayanıklılığı ise her hareketin sınırının bulunmasından ileri gelir. Pasif eklemler kilit mekanizması görür, disklerde dayanak noktası sağlarlar. Bu da omurgaya kusursuz bir dayanıklılık verir.

Her şey yolunda gittiğinde omurga hareket ve esneklik yönünden muhteşem olanaklar sunar. Ama bazen problemler oluşabilir. Omurlar arası diskin yıpranması, sinir kökünün basınca maruz kalması ve kas spazmları sırt ağrılarına yol açar. Yaşlılarda osteoporozdan kaynaklı omurgadaki çatlaklarda sırt ağrılarına yol açar. Aşırı stres ve psikolojik sorunlar göğüs ve bel bölgelerindeki kaslara tesir eden gerilmelere yol açar. Stres ve sırt ağrıları arasındaki bağlantıyı kesin olarak açıklayabilmek güçtür. Ama stresin sırt ağrılarının sebebi olduğu kadar sonucu da olduğu bilinmektedir. Sırt bölgesindeki sürekli ağrılar insanı huzursuz ve asabi yapabilir.

Çalışma ortamında sırt sağlığına yönelik bir çok tehdit mevcuttur. Bunların arasında biteviye¹ hareketler, eğik duruş, sabit pozisyonlar, titreşimler ve ağır objelerin hatalı şekilde kaldırılması sayılabilir.

Toprakla uğraşanlar iş günü boyunca pek çok kez sırtını geren hareketler yapar. Özellikle sert zeminlerde gerçekleştirildiğinde sporda omurga sakatlıklarına yol açabilir. Tenis ve golf sırtın esneme, bükülme ve kıvrılma hareketlerini bir arada gerçekleştirmesini gerektiren spor dallarıdır. Rüzgar sörfü ise kıvrılmaya dayalı hareketleri gerektirir. Alış veriş gibi gündelik işlerde dahi sırtımızın alt kısımlarının bükülmesi ve esnemesi gibi hareketler hiç fark etmeden yapılır.


Sırt ağrısı nasıl tedavi edilebilir?

Kemik uzmanlarının ve uzman masörlerin müdahalesiyle bir çok sırt ağrısı tedavi edilebilir. Bu tedaviler hareketsiz kalmaları durumunda iltihaplanmaya ve ağrıya yol açabilecek yumrulara, tekrar hareket kazandırmayı amaçlar. Bir diğer tesirli tedavi yöntemi de adale kasılmalarına, burkulmalara ve mafsal şişmelerine iyi gelen akupunkturdur.

Her ne kadar bedensel aktiviteler sırt için faydalı ise de bazı egzersizler sırt ağrısı çekenlere tavsiye edilmez. Vücut çalıştırılırken iki temek kurala uymak gerekir. Birincisi her seansta iyi bir ısınmayla başlamak, ikincisi ise bir spor dalına başlamadan önce uygun teknikleri tam olarak öğrenmek. Egzersizin faydalarından biride kafi miktarda kemik dokusu sağlamasıdır. Oysa hareketsizlik kemik kütlesinde azalmaya yol açar. Uzaydaki ağırlık yokluğu da aynı tesire sahiptir. Astronotlarda yüzde 20’ye varan kemik kütlesi azalmalarına rastlanılmaktadır.

Araştırmalar göstermiştir ki 69 ila 95 yaş arası kadınlarda haftada 3 kez en azından 30 dakika egzersiz yapanlar, diğerlerine nazaran osteoporozdan daha az etkilenmekte ve bu kişilerde kemik kaybı daha yavaş oluşmaktadır.

Sırt problemlerini asgariye indirmek için bazı iyi alışkanlıklar edinmekte fayda vardır. Bunlar arasında ortopedik bir yatakta yatmak, uzun saatler alan masa başı işlerinde uygun ve sağlam bir sandalyede oturmak, ayakları hapseden ve omurgaya zarar veren yüksek topuklu ayakkabılar giymekten sakınmak sayılabilir.

Her ne kadar sırt problemlerinin farklı sebepleri olsa da ve tedavi yöntemlerindeki kısıtlılık hala sürse de bu hususta araştırmalar sınırlı olarak sürdürülmektedir. Fiziksel efor ile çalışma metotları arasındaki bağlantıyı inceleyen bilim dalı biyomekaniktir. Bu bilim dalı farklı nitelikler taşıyan işlerin kusursuz gerçekleştirilebilmesine yönelik güvenli ve efektif yöntemler geliştirmeyi hedefler. Ergonomik ise kişilerin fizyolojik ve biyomekanik ihtiyaçlarına cevap verilebilecek ekipman geliştirmeyi hedefleyen uygulamalı bir bilim dalıdır. Bu alanda çarpıcı ilerlemeler kaydedilmiştir.

Günümüzde bazı sağlık merkezleri kronik bel ağrıları vakalarına yönelik olarak çok disiplinli bir yaklaşıma başvurmaktadır. Her hasta birer psikolog, doktor, sosyal hizmetli, ergonomist, diyetisyen, fizyoterapist ve beden eğitimi hocasından oluşan uzman bir ekibin gözetiminde tutulmaktadır. Hasta için bu yaklaşım zahmetli olabilir ama faydalıdır. Hepimiz güçlü ve sıhhatli bir sırta sahip olmak için gayret göstermeliyiz.


1 yorum:

Adsız
Omurgada 26 kemik bulunur.
2.4.15